Gökhan Özgöç: “Sınırlar fizikidir, gönlümüzde sınır yoktur”

    Previous Next

    Gökhan Özgöç: “Sınırlar fizikidir, gönlümüzde sınır yoktur”

    Merkezi Ankara’da bulunan Trakyalılar Vakfı ve İskeçe Türk Birliği işbirliğinde “Göçün acısında birleşen gönüller” fotoğraf sergisi 23.02.2019 günü İskeçe Türk Birliği’nde açıldı.

    Sergiye; Trakyalılar Vakfı Başkanı Gökhan Özgöç, T.C. Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu ve eşleri, İskeçe S. Müftüsü Ahmet Mete, İskeçe Türk Birliği Başkanı Ozan Ahmetoğlu, Gümülcine Belediyesi meclis üyesi Sibel Mustafaoğlu, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği Başkanı Hüseyin Baltacı’nın yanı sıra kalabalık bir soydaş topluluğu katıldı.

    Trakyalılar Vakfı’na anlamlı sergi için teşekkür eden İskeçe Türk Birliği Başkanı Ozan Ahmetoğlu,

    “Türk tarihi belli ki de aynı zamanda göç tarihidir. Bazen yeni vatanlar edinmek için göç, bazen de Anavatan’a kaçabilmek ve hayatta kalabilmek için göç ve bazen de ekonomik   nedenlerle göç.

    Türklerin tarihinde göç ayrılmaz bir şekilde yer almıştır. Sergide konu edilen ise daha çok Balkanlar’dan yapılan Türk göçleri.

    1700’lü yılların sonlarına doğru Karlofça Anlaşması ile Osmanlı İmparatorluğu’nun toprak kaybıyla başlayan Balkanlar’daki Türk göçü, 1. Balkan, 2. Balkan, 1. Dünya Savaşları esnasında devam ettiği gibi başka dönemlerde de devam etti ve hala devam ediyor.

    1923 yılında Lozan Barış Antlaşması döneminde nüfusumuz 120.000 idi bugün de aynı. Bizim Batı Trakya Türklerinin Azınlık olarak kaldıktan sonraki göçü de biraz göçe zorlama, asimilasyon politikası, ekonomik ayrımcılık sebebiyle %90 oranında Anavatan Türkiye’ye yapılan göç.

    Göçün son dönemde farklı bir şekline de şahit oluyoruz. Suriye savaşı var. Anavatan T.C. bu acıları dindirmek için çabalar sarf ediyor. Bir anlamda Anavatan Türkiye’nin kaderi de bir anlamda bu.” Görüşlerine yer verdi.

    BURAYA GELDİKTEN SONRA GÖÇ EDENLERİN ACISINI GÖRDÜK, AMA GÖÇ EDEMEYENLERİN DE ACILARINI PAYLAŞMAMIZ GEREKTİĞİNİ ANLADIK.

    Her zaman bizleri kardeşleri ve soydaşları olarak gördüklerini, “Sınırlar fizikidir, gönlümüzde sınır yoktur” görüşlerini ifade eden Trakyalılar Vakfı Başkanı Gökhan Özgöç, “ Yıllarca bunları vurguladık. 4-5 ay önce Gümülcine’de de benzer bir sergi düzenledik. Biz, sergimizi düzenlerken “Göçün acısında birleşen gönüller” dedik. Ama buraya geldikten sonra göç edenlerin acısını gördük, ama göç edemeyenlerin de acılarını paylaşmamız gerektiğini anladık; onlarla birlikte olmamız, onların dertlerini dinlememiz , elimizden ne geliyorsa yapmamız gerektiğini düşündük.

    Fotoğraflar, müzikler belki bir sembolü ifade ediyor, ama burada gönlümüzün ne kadar birlikte olduğunu hissettik. Anavatan’dan sizlere selam getirdik.” Görüşlerini ifade etti.

    ARABİSTAN’DA MÜSLÜMAN OLMAK KOLAYDIR. TÜRKİYE’DE TÜRK OLMAK KOLAYDIR Kİ TRAKYA’DA DA TÜRK OLMAK KOLAYDIR. ÖBÜR TARAFTA (BATI TRAKYA) TÜRK OLMAK NEDİR GELİN GÖRÜN.

    Batı Trakya’nın göçe yabancı bir bölge olmadığını, bölge köylerinin Bulgar işgali sırasında, Andartlık sırasında şehre göç ettiklerini söyleyen Mete, “Bizler, Trakyalılarla zaman içinde bağlarımız kopmuş olabilir. Son zamanlarda sizin vakfınız gibi kuruluşlar sayesinde daha da yakınlaşıyoruz.

    Arabistan’da Müslüman olmak kolaydır. Türkiye’de Türk olmak kolaydır ki Trakya’da da Türk olmak kolaydır. Öbür tarafta (Batı Trakya) Türk olmak nedir gelin görün” dedi ve sözlerini iki öneriyle tamamladı:

    • Köyleri terk edip İskeçe’ye veya başka yerlere yerleşenlerin fotoğraflarını, belgelerini bulup bu konularda çalışmalar yapmalıyız.
    • Köylerimizde hatimler yapılmaktadır. Köy derneklerimizle beraber bu tür etkinlikleri köylerimize de taşıyabiliriz ve böylece daha fazla kesimlere hitap etmiş oluruz.

    Etkinilikte bulunmaktan memnuniyet duyduğunu belirten T.C. Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu, “Elinizdeki bilgileri, belgeleri toparlayıp, akademisyenlerin kullanımına sunmak, sizleri daha da güçlü kılacaktır. Yeni nesillere bilgi aktarabilmek için elimizde belge olması gerekmektedir. Bu tür bir çalışmaya girmek çok faydalı olur.” Düşüncelerini aktaran Ömeroğlu konuşmasını şöyle tamamladı:

    “Göç temalı bir sergi. Türkiye Osmanlı’dan bu yana belki de Selçuklulardan bu yana başka dinlerden ve ülkelerden sığınanların limanı olmuştur. 1400’lü yıllarda Musaviler geliyor.1930’da Hitler’den kaçan Museviler geliyor. 1800 yıllarından sonra topraklar Osmanlı’nın elinden çıktıktan sonra Türkiye yine hepsine kucak açıyor.

    Bugün de Bursa, İstanbul v.d. başka şehirlerde Balkanlar’dan göç etmiş insanlar var. 1980’nin sonunda Bulgaristan’dan, Kosova’dan, Bosna’dan ciddi sayıda insan Türkiye’ye sığınıyor ve Türkiye her zaman bunlara kapılarını açmıştır.”

    Yapılan konuşmalardan sonra hep birlikte sergi gezildi.

    ©2017 Burasi Batı Trakya. Tüm Hakları Saklıdır.

    Please publish modules in offcanvas position.