Gümülcine - 03.08.2021
Batı Trakya Azınlık Okulları Encümenler Birliği Derneği, hükümetin 12 azınlık okulunu daha kapatma kararına tepki gösterdi.
Dernek tarafından yapılan açıklamada, "Bölge Eğitim Müdürlüğü tarafından alınan 30-7-2021 tarihli kararla, İskeçe ilinde dört , Rodop ilinde ise sekiz azınlık ilkokulunun, encümenlerin görüşü alınmadan ve sadece öğrenci azlığı bahane edilerek kapatılması kararı, bu hukuk tanımazlığın ve keyfi davranışın yeni bir örneğidir" ifadeleri dikkat çekti.
Konuyla ilgili olarak Batı Trakya Azınlık Okulları Encümenler Birliği tarafından yapılan açıklama şöyle:
"Ülkemiz Yunanistan’ın attığı adımlarla azınlık eğitimini yok etmeyi hedeflediği son günlerdeki gelişmelerden açık bir şekilde anlaşılmaktadır. Üstelik, atılan bu adımların uluslararası ve ikili antlaşmalara aykırı olduğu da aşikârdır. Şöyle ki, Azınlık eğitiminin statüsü Lozan Barış antlaşmasında ve Yunanistan ile Türkiye arasında imza edilen ikili antlaşmalarda net bir şekilde belirlenmiştir. Hal böyleyken, bu metinlere aykırı düzenlemeler ve işlemler yapmak, hukuk tanımazlığın tezahürüdür ve doğrusu demokrasinin beşiği olarak bilinen ülkemiz Yunanistan’a hiç yakışmamaktadır. Her fırsatta uluslararası hukuktan bahseden ülkemiz yetkilileri, konu azınlık ve özellikle azınlık eğitimi olunca bu kavramları hiçe saymaktadırlar.
Bu bağlamda, Bölge Eğitim Müdürlüğü tarafından alınan 30-7-2021 tarihli kararla, İskeçe ilinde dört , Rodop ilinde ise sekiz azınlık ilkokulunun, encümenlerin görüşü alınmadan ve sadece öğrenci azlığı bahane edilerek kapatılması kararı, bu hukuk tanımazlığın ve keyfi davranışın yeni bir örneğidir.
Öte yandan geçtiğimiz günlerde meclis genel kurulunda kabul edilen yeni eğitim yasasının bazı maddelerinin azınlık okullarında uygulanmayacak olması ve bunun sebebinin, hem de azınlık mensubu milletvekillerinin ısrarlı sorularına rağmen ikna edici bir şekilde açıklanmamış olması, bundan önceki uygulamalar da dikkate alındığında hükümetin azınlık eğitimi konusunda gizli ajandası olduğunu düşündürmektedir. Bu vesileyle, uluslararası antlaşmalarla garanti altına alınan haklarımızın yangından mal kaçırırcasına getirilen düzenlemelerle ihlâl edilemeyeceğini bir kez daha hatırlatırken, yapılan hukuksuz düzenlemelere karşı her türlü yasal hakkımızı saklı tuttuğumuzu vurgulamak isteriz."