GENELGEYİ GERİ ÇEKİNİZ!

    GENELGEYİ GERİ ÇEKİNİZ!

    Gümülcine – 25.09.2021

    YORUM

    Araştırmacı Yazar – Gazeteci

    İbrahim BALTALI

    Eğitim Müfettişliğinin okullara gönderdiği 29.09.2021 tarihli genelgeyle Cuma namazına gitmek isteyen Yunanistan’daki Batı Trakya Müslüman – Türk azınlığı mensubu öğretmenler ve öğrencilere bir dizi zorluk çıkartılmakta ve dolaylı yoldan Müslüman eğitimciler ile yine Müslüman çocukların dini vecibelerini yapmalarına kısıtlama getirilmektedir. Bu hiçbir şekilde kabul edilemez bir uygulamadır ki hem insan hak ve özgürlüklerine, hem de Lozan Antlaşması’nda belirtilen azınlık eğitiminin özel ve özerk kavram belirtilerine aykırıdır.

    Genelgeye göre Azınlık okullarında görev yapan Müslüman öğretmenler Cuma namazına gitmek istediklerine dair dilekçe sunmak zorunda kalmaktadır. En vahim ve de trajik olanı ise, öğrenci velilerinin her hafta çocuklarının Cuma namazına gitmek istediklerini beyan eden dilekçe sunacak olmalarıdır.

    Uygulamayla öğrenci ve öğretmenlere bir dizi zorluğun yanında, insanlar sanki fişleniyor muyuz, gibi bir düşünceye kapılmaktadırlar. Öte yandan olay psikolojik olarak insanlarda korku ve endişe yaratmaktadır.

    Ancak bu tür uygulamalar dünyada yeni de değildir. Belli ki yöneticilerimiz bir yerden esinlenmiş ve Azınlık insanımıza dayatmaya çalışmaktadırlar.

    Hatırlayalım! Bulgaristan’da totaliter Jivkov rejimi devrilmiş ve Bulgaristan’daki Türklere de eğitim konusunda yeni bazı hürriyetler sağlanmıştı. İlk başlarda okullarda Türkçe seçmeli, devamında da zorunlu seçmeli olarak verilmeye başlanmıştı. İlerleyen zamanlarda ise onlar da garip bir uygulamaya giderek öğrenci velilerinden her yıl “Çocuğuma Türkçe dersi aldırmak istiyorum”, gibi bir beyanı okul idarelerine belirtmek zorunda bırakılmışlardır. Bu uygulama tepkilere yol açmış, insanlarda fişlenme endişesi yaratmıştır. Ve, şöyle bir sonuç ortaya çıkmıştır: Türkçenin serbest bırakıldığı ilk yıllarda 120 bin çocuk Türkçe eğitimi alırken, dilekçe verilmeye başlanmasıyla birlikte Türkçe eğitim alan çocuk sayısı 10 binin altına düşmüştür.

    Bir zamanlar Jivkov ile Papandreou’nun Dedeağaç’ta buluştukları ve her iki ülkedeki azınlıkları konuştuklar da iddia edilmişti.

    Bütün bunlardan sonra insan ister istemez, yöneticilerimizin samimiyetini sorgulamaktadır. Batı Trakya’da anlaşmalar ile Yunanistan’a teslim edilen Müslüman Türk azınlığını hesabına geldiği gibi değerlendiren ülkemiz Yunanistan çelişkiler içerisindedir. Adeta inat edercesine bu azınlığın Müslüman Azınlığı olduğunu iddia eden Yunanistan ne yazık ki bu konuda hiç de samimi ve güven verici davranmamaktadır. Hadi diyelim ki bu azınlık Müslüman Azınlığı(!) O zaman neden öğretmenlerin ve öğrencilerin Müslümanlıkla ilgili dini vecibelerini yerine getirmelerine engeller çıkarıyorsunuz?

    Artık Batı Trakya’da yaşayan Müslüman Türk Azınlığına yapılanlara bir son veriniz. Bu insanlar AB imkanlarından yararlanıp bu ülkenin kalkınmasına katkıda bulunmak istiyorlar. Bu yasaklar nereye kadar devam edecek? Azınlık insanı son yıllarda hiçbir iktidardan bu kadar ters uygulama görmemişti! Azınlığı bu kadar yıpratmanın ne ülkemize, ne azınlığımıza ne de bölgemize katkısı vardır. Azınlık insanı bir öcü gibi görülmeye devam edilirse bir “geto” halini alır. Bu Yunanistan gibi demokrasiye beşiklik etmiş bir ülkeye hiç de yakışmaz.

    O yüzden insanların dini vecibelerine kısıtlama getiren bu genelgeyi geri çekiniz!

    ©2017 Burasi Batı Trakya. Tüm Hakları Saklıdır.

    Please publish modules in offcanvas position.